Çaycuma Bayan Masör Hizmeti

Çaycuma Bayan Masör

Marius kuryenin elindekini gördüğünde bir şey söylemek üzereydi. Oda aydınlıktı. Ama koridor karanlıktı Çaycuma Bayan Masör  ve Marius Veland ucuna susturucu takılmış bir silahın neye benzediğini çok iyi biliyordu. “Bu benim için mi?” diye kekeledi. Adam gülümsedi ve silahı ona doğrulttu. Yüzüne doğru. Marius o an korkması gerektiğini anladı. “Otur, ” dedi adam. “Kalem elinde. Zarfı aç.” Marius sandalyeye çöktü. “

biraz bir şeyler yazacaksın, ” dedi adam. “Aferin, Bravo İki!” bağıran Falkeid’in yüzü kızarmış ve parlıyordu. Otto burnundan nefes alıp veriyordu. Ekranda 205 numaralı odanın önünde elleri arkadan kelepçeli bir adam yüzükoyun yatıyordu. Ve en güzeli de yüzü kameraya dönük olduğundan çehreındaki o şaşkınlık ifadesi, acıyla kasılan yüz kasları ve piçin yüzünde yenilgiyi yavaş yavaş kabullenişi apaçık görülüyordu. İşte bu tam atlatma bir haberdi. Hayır, bundan da fazlası, bu tarihe geçecek bir kayıttı. Oslo’daki kanlı yazın dramatik sonu: Dördüncü cinayeti için gelen Kurye Katil’in tutuklanması. Bütün dünya görüntüleri göstermek için birbiriyle yarışacaktı

. Aman Tanrım, o, Otto Tangen artık zengin bir adamdı. Artık 7-Eleven zımbırtısıyla uğraşmasına, Waaler şeklinde piçlerle dah

Çaycuma Bayan Masör

a çok haşır neşir olmasına gerek yoktu. Artık almak istediği… Satın alabileceği… Aud-Rita ve o beraber… “Adamımız bu değil, ” dedi fedai kılıklı adam. Minibüs birden sessizleşti. Waaler sandalyesinde öne doğru eğildi. “Bu da ne demek oluyor, Harry?”

“Bu o değil, 205 şansımızın yaver gitmediği odalardan biri. Elimdeki odalarda kalanların listesine gore adı Odd Einar Lillebostad. Yerdeki herifin elinde ne tuttuğunu söylemek zor fakat bana bir anahtarmış benzer biçimde geliyor. Kusura bakmayın, beyler, ama tahminime nazaran Odd Einar Lillebostad sadece evine dönen biri.” Otto görüntüye bakıyordu. Minibüste satın ya da ödünç alınmış milyonlarca kronluk elektronik aletle göz açıp kapayıncaya kadar insanın eline odaklanıp şu kahrolası fedai kılıklı insanın haklı olup olmadığını anlayabilirdi. Fakat buna gerek yoktu. Elma ağacının dalları çatırdıyordu. Bahçeden pencerelerdeki ışığı görebiliyordu. Teneke kutu cızırdadı. “Bravo İki’den Alfa’ya. Bu bankla kartına gore adamın adı Odd Einar Lillebostad.” JO NESB0 Otto sandalyesine çöktü. “Sakin olun, beyler, ” dedi Waaler. “Hâlâ gelme ihtimali var. Ne dersin, Harry?” Harry piçi yanıt vermedi, Onun yerine cep telefonu çalmaya başladı. Marius Veland zarftan çıkan iki boş dosya kağıdına bakıyordu. “En yakınların kimler?” diye sordu adam. Marius yutkundu. Yanıt vermek istediyse de sesi bu isteğine uymadı. “Seni öldürmeyeceğim, ” dedi adam. “Söylediklerimi yaptığın müddetçe.”